top of page
Yazarın fotoğrafıBerkay Küçük

İnceleme: Red Hood & The Outlaws

Jason Todd. Düşmüş Güvercin olarak da duymuş olabilirsiniz onu. Eğer tanımıyorsanız, sizi sitemizdeki Karakter Dosyası serisinin Jason Todd yazısına uğurlayalım. Ayrıca yazı bol bol Red Hood and The Outlaws Spoiler’ı içermektedir.


Seriden Ne Bekliyordum?


Aslında pek bir beklentim yoktu. Scott Lobdell’in New 52’de yazdığı Red Hood and The Outlaws serisini okumuştuk ve kendisinin Rebirth’te yeniden yazacak olması benim için hatalı bir karardı. Ancak şu an seri #24 sayıyı devirmişken bunu söylemekten çok büyük bir mutluluk duyuyorum ki yanılmışım.


Serinin en büyük başarısı kesinlikle karakterlerin çok boyutlu olarak tasarlanması. Hikayede hem Jason hem Artemis hem de Bizarro (Pup Pup’ı unutmak ne mümkün) aktif rol oynuyorlar. Üçlü arasındaki farklı açıdan kurulan paralellikler sayesinde sadece birkaç sayı içerisinde aralarındaki bağ tamamen okuyucuya geçiyor. Bu da ekip hikayesi okumak isteyen bir okuyucu için bulunmaz bir fırsat.

tumblr_obb7e0ES7D1stbkjno2_1280.jpg


Referanslar Bile Seriye Bağlanmanız İçin Yeterli


Tek atışlık sayı ile başlayan seride sayı boyunca Jason ile Bruce’un ilişkisine odaklanıyoruz. Jason’ın kendini konumlandırdığı çizgiyi anlıyoruz tüm sayı boyunca. Yeniden hatırladığımız pek çok detay, ileride karşılaştığımız referanslara zemin hazırlıyor aynı zamanda. Bu referanslardan en öne çıkanı elbette Jason’ın çaldığı ve Batman ile tanışmasını sağladığı Batmobile’in tekerleği. Batman ile Jason Todd’un tanışması hatırlatıldıktan sonra, sayının sonunda Jason’ın tekerleği sakladığını görmek Jason ile Bruce arasındaki ilişkiyi anlatmanın en güzel yollarından biri.


Sayıda Jason’ın Black Mask’ten gelen teklifi kabul ettiğini öğreniyoruz. Red Hood, Batman’in asla yapamayacağı bir şeyi yapma şansına sahip. Suçlu kimliği ile bilinen Red Hood’un herhangi bir çeteye sızması mümkün. Red Hood, Batman gözetiminde gizli bir göreve yelken alıyor. Ancak Batman’e verdiği bir söz var: Öldürmek yok!


Tanışma


Ma Gunn’ı kısaca hatırlayarak başladığımız hikayede kendisi Jason ve Black Mask arasında köprü görevi görüyor. Roman Sionis (Black Mask) büyük çaplı olayların peşinde ve Jason, ne olduğunu bilmek istiyor. Black Mask’ın çetesine girmeyi başaran Red Hood, Black Mask’in hedeflediği silahın peşine düşüyor. Ancak karşısına bir Amazon dikiliyor: Artemis! Ra’nın yayının peşinde olan Artemis, görevini tamamlamak için kararlıdır. Red Hood ve Artemis’in karşılaşması oldukça eğlenceli anlara ev sahipliği yapmaktan geri kalmıyor. Seri boyunca ikilinin enerjisi sayfalardan taşıyor.

tumblr_orvlq83Etr1stbkjno2_1280.jpg

Wonder Woman’ın gölgesinden kaçan bir Amazon ile Batman’in gölgesinden köşe bucak sıyrılan ancak üzerinde hala yarasa simgesini taşıyan Jason arasındaki bu benzerlik ikilinin birlikte çalışmasına zemin hazırlıyor. Black Mask’ın bahsettiği gizli silahın Artemis olmadığını anlayan Jason, bu gizli silahı tam karşısında bulur. Red Hood ve Artemis, ‘Suç Lordu’nun Bizarro’nun çalınmasına yardım ettiğini anlar.


Bizarro, bildiğimiz Bizarro konseptlerinden uzak olsa da en güzel portrelerden biri ile karşı karşıyayız. Cüssesinin aksine küçük ve yalnız bir çocuk olan Bizarro, Superman’in anıları ile doldurulmuş zihninden köşe bucak kaçmaktadır. Black Mask’in Bizarro üzerinde yaptığı deneyler Jason’a Al Ghul ailesinin kendi üzerine yaptığı deneyleri çağrıştırması daha ilk andan itibaren ikilinin arasında sağlam bağ kurulmasını sağlar. Jason, Talia’nın rolünü üstlenir ancak Bizarro’nun tüm yaşadıklarını atlatması için ona aile ortamını sağlayarak Talia’nın yapamadığı pek çok şeyi yapmayı da başarmıştır.


tumblr_olcr21FS7S1stbkjno3_1280.jpg

Jason’ın Bizarro’ya aldığı Superman peluşu Pup Pup, seri boyunca Bizarro’nun önce sırdaş, sonra da iç ses vazifesi görerek seride adeta canlı bir karakter olmayı başarsa da sadece bununla kalmaz. Dark Trinity arasındaki ilişkiyi kusursuz bir şekilde okuyucuya aktaran bir anlatım aracı olarak seri boyunca kendine has bir yer edinir. Evet peluş bebek övdüm.


Dark Trinity hikayesine geri dönecek olursak, Red Hood’un planını anlayan Black Mask, Bizarro’nun kontrolünü ele geçirerek onu Red Hood ve Artemis’e karşı kullanır. Red Hood’un Black Mask’i etkisiz hale getirmesiyle Bizarro kendine gelir. Ekibimiz Black Mask’i yenmekle kalmayıp artık “Outlaws” olmuştur. Sayının sonunda ise Jason ile Batman’in konuşması okunmaya değer. Hikayenin devamında Artemis’in Ra’nın oku arayışına ekibimiz ortak oluyor ve Artemis’i daha yakından tanıyoruz.


Titans Serilerinden Uzun Zamandır Alamadığımız Aile Sıcaklığını Yaşatıyor


Titans, Brett Booth çizer koltuğunu bıraktığından beri beni hayal kırıklığına uğratıyor. Teen Titans ise Damian liderliğinde o aile hissine hiç sahip olmamıştı zaten. Outlaws’ın işleri çözmede Titans’tan çok daha farklı bir yolu seçtikleri açık ancak kesinlikle güçlü aile ilişkisini sonuna kadar okuyucuya veriyor. Hikayeye zaman zaman dahil olan diğer karakterler serinin kalitesini azaltıyor.


Dexter Soy’un çizgileri seriye ne kadar yakışıyorsa Kenneth Rocafort ve Sergio Sardaval’ın çizimleri o kadar yakışmıyordu. Seri boyunca görev yapan bazı çizerlerin çizimlerinin seriye uygun olmaması ve son hikayenin aceleye getirilmiş olması can sıkan konular.

tumblr_pc12wgK6nR1stbkjno4_1280.jpg

Tek bir sayıda Jason’ın babasının Penguin tarafından öldürülmesini anlatıp, iki sayı sonra Jason’ın Penguin’i öldürek Bruce’a verdiği sözü bozması serinin başarılı hikaye anlatımına uyan bir durum değil.


İçinde bulunduğumuz Rebirth döneminin en az beklentiyle gelen serilerinden birisi olup bu kadar başarılı bir seriye dönüşmesi kesinlikle Scott Lobdell‘in başarısı. Öngörülerimin boşa çıkmasından dolayı oldukça mutlu olduğumu söylemek beni sevindiriyor.


Jason’ın iç hesaplaşması, Batfamily ile olan ilişkisinin irdelenmesi, ekibin Bizarro’ya olan dramatik ve şevkat dolu yaklaşımı, bir yandan Artemis’in geçmişi, Akila ile iç hesaplaşması, gittikçe derinleşen karakteri ve Bizarro’su ile bu seriyi sevdik!


CADDE NOTU: 7,5 / 10

Comments


bottom of page