Yaklaşık 1 saat 10 dakika süren panelde Geoff Johns, Doomsday Clock ile ilgili soruları yanıtladı. Soru & cevap şeklinde gerçekleşen paneli Lev Grossman sundu.
Geoff Johns: ”Geldiğiniz için teşekkürler. Barda olabilirdiniz! Bir Çizgi Roman paneli için büyük bir salon verilmiş. Şaşırtıcı. Harika!”
Lev Grossman: ”Watchmen hikayesini okuduğun dönem kaç yaşındaydın? 10 falan mı?”
Geoff Johns: ”Galiba 12 yaşındaydım.”
Lev Grossman: ”Watchmen için çok gençmişsin. Çok fazla parlayan mavi penis vardı.”
Devamında Lev Grossman, Geoff Johns’a “Doomsday Clock’u yazmayı çok önceden mi planlıyordun ve sebebin neydi?” sorusunu sordu.
Geoff Johns;
”Herhangi sebebim yoktu ve çokta sebep aramadım açıkçası. Ta ki yaklaşık 1 sene öncesine kadar. Rebirth özel serisini yazdım. Daha sonra çıkan serilerden evrenin ‘İnsancıl’ tarafının kaybedilmeye başlandığını fark ettim. Superman ve Dr. Manhattan en insancıl uzaylı karakterler ve onları bir araya getirmenin harika olacağını düşündüm. Korkutucu bir fikir. Bizde yapmaya karar verdik ve insanlar delirdi.
Doomsday Clock, ‘Green Lantern: En Karanlık Gece’ hikayesinden bile karışık olacak. Gary Frank ve benim için tam anlamıyla bir yolculuk oldu. O ailesi nedeniyle İtalya’da ve ben saat farkı olduğu için telefonun başında uyanmasını bekliyordum. İngiltere’de Justice League çekimleri sırasında bile hikaye üzerinde çalışıyorduk. Bu arada filme olan ilginizden dolayı teşekkürler.
İlk Teen Titans yazmaya başladığımda insanlar ‘Niye Teen Titans yazıyorsun? bu karakterler çok kötü, bunlardan bir şey olmaz, ölü yatırım.’ diyorlardı. Ben de onlara ‘Bence siz yanılıyorsunuz.’ diyordum. Aynı sözleri Green Lantern, Hawkman, Booster Gold ve Aquaman içinde söylediler. Bir çok Batman hikayesi de yazdım bu süreçte. Hepsi bir meydan okuma ve meydan okumaları seviyorum. Doomsday Clock da bir meydan okuma olacak.”
Daha sonra bazı sayfalar gösterildi ve sıra Rorschach’a geldiğinde salonda çığlıklar havada uçtu.
Geoff Johns: ”Bu bizim için 9 aylık bir süreç oldu. Umarım sayfaları beğenmişsinizdir.”
Lev Grossman: ”Watchmen’i okuduğum zaman verilen dünyanın karanlık olduğunu ve kahramanların psikolojik sorunlar yaşayan manyaklar olduğunu gördüm. Bu seride komedinin yeri ne olacak?”
Geoff Johns: ”İnsanlar hikayenin karanlık olduğunu görünce gerçekçi olduğunu söylüyorlar. Bence aynı zamanda insanlar her gün gülüyor ve mizah hayatını önemli bir parçası. Bu da bir gerçekçilik.”
Lev Grossman: ”Belki de Watchmen, DC evrenine değil de DC, Watchmen dünyasına dönüyordur?”
Geoff Johns: ”Tam olarak anlatmak istediğim şey bu. Hikaye 12 sayıdan oluşacak bildiğiniz gibi. Bu bir crossover olmayacak. Dr. Manhattan, Superman veya Bizarro ile yumruk yumruğa gelmeyecek. Hikayeyi okumanız için evreni çok iyi bilmenize gerek yok. Biraz Rebirth okusanız yeterli. Batman ve Superman ile Watchmen’in ne olduğunu biliyorsanız tabi. Benim 98 yaşındaki büyük annem bile Batman ve Superman’in kim olduğunu biliyor.”
Lev Grossman: ”Rorschach yazarken ne hissettin? Bence o herhangi bir yazara verilen bir hediye.”
Johns: ”Hayatımda yazdığım en eğlenceli karakter. Apolitik (siyasal olmayan) birisi.”
Lev Grossman: O harika bir adam.
Johns: ”Bakış açınıza göre değişir.”
Lev Grossman: Dr. Manhattan ne kadar çıplak olacak? umarım Doomsday Clock da çıplak olmaz.
Johns: ”Çizgi Roman kurallarını takip ettik. Kuralları ben yazmadım bana kızmayın.”
Daha sonra Geoff Johns, izleyicilerden gelen soruları yanıtladı. Justice League ve Watchmen’den favori karakterlerinin The Flash ve Rorschach olduğunu söyledi. Hikayenin renk paletlerinin ise çok farklı bir havada olacağından bahsetti ve panel sona erdi.
Panelde yapılan açıklamaların önemli kısımlarını sizlere aktarmaya çalıştık. Doomsday Clock serisi 22 Kasım’da başlayacak ve 12 sayıdan oluşacak.
Paneli buradan izleyebilirsiniz;
Commentaires